--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

--------------------------------------------------------------------

-----------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

------------------------------------------------------------------------

YENİ BİR GÜNEŞİN DOĞUŞU

Bu şehre geldiğimde yeşillikler içinden geçiyordum, elimde rengarenk balonlarım vardı ipini bıraktığım gökyüzüne, uçurtmalarım vardı kocaman enginlere saldığım,kafese hapis olan kuşlarımı saldığım… 

Bu şehir artık çok üzüntülü, sıkıntılı. Yürekte birikmiş her şey çok fazla geliyor… Doğan güneşin parlaklığı ve batan güneşin kızıllığı başka şehirde daha güzel doğuyordur belki…

Bu şehrin yağmurunu hüzünlü gözyaşlarım akıtıyor. Yağmur taneleri yere inişiyle kederi anlatıyor sanki…Sıkıntılarımı söylüyor gökteki çakan şimşek… 
Bu şehrin denizinde çırpındıkça boğuluyor gibiyim,  dalgaları çok hırçın ve köpüklü…bir kıyı var uzak mı yakın mı bilemediğim… 
Olduramadıklarım, oldurmaya çalıştıklarım…Saklambaç, oynanan oyunlar var bu şehirde sobeleyemediğim…Aralayamadığım, bulamadığım anahtarlar ,açamadığım kilitler var. 

Yüreğimde gezinen harfler var, kelimeler ve cümleler  var yakalayamadığım, bir araya getiremediğim, bir araya gelemeyen ama onun hep var olduğunu bildiğim… 
Ahhh bu önüme uzanan yollar nedir? Neyi konuşuyor? Vedalar, ayrılıklar, kavuşmalar…Yollar koşmak istedikçe benim yoruluşum mu? 
Biletimi alarak bindiğim otobüsün içinde ineceğim durakta belki de gönlüme ferahlık verecek yeni bir şehirdir.... 

Sizleri bu yazdıklarımla karamsarlığa götürmeyeceğim. Farketmenizi istediğim hani derler  tebdil-i mekanda ferahlık vardır, harekette bereket vardır. Yeni yerler görmek, yeni insanlar tanımak hayatımızdaki yenilikler ve değişiklikler deniz kabuğunun içindeki inci kadar değerlidir. 
Evliya Çelebi diye anıldığı kültürümüzde de seyahat kavramını ifade eden pek çok kelime bulunmaktadır. Yola çıkmak, yol tepmek, yol almak,  yola düşmek, yola düzülmek, yola revan olmak, tur atmak, tura çıkmak, yolculuk, seyahat, gezi, gezinti seyr u sefer, misafir, gezgin, seyyah, turist, gezmen ...gibi

Bu kadar çok kelimenin kanıtı  bile, bu eylemin hayatımızdaki yerini ortaya koymaya  yetmektedir. 

 İmam Şâfiî, divanındaki  şu dizeleriyle seyahat etmenin önemini veciz bir biçimde anlatıyor ;
"Akıl sahipleri için  bir yerde oturup kalmakta rahat yoktur. O halde odunu ocağını bırak da gurbete çık.
Yolculuk et, ayrıldığın bazı şeylere  karşılık yeni ve güzel şeyler bulursun.
Yorul,  çünkü hayatın tadı çekilen yorgunluktadır.
Aslan bile  inini  terk ederse avlanır.

Ok yayından ayrılmadan hedefini bulabilir mi hiç?
Güneş hareketsiz dursaydı yörüngesinde, insanlar  bıkardı ondan!
Yerinde,  yatağında duran altın topraktan farksızdır.

Yurdundan yuvandan ayrılırsan, işte o zaman muradına erer altın gibi aziz  olursun.” 
Ayrıca  İmam-ı Şafi  yolculukta şu beş faydanın olduğunu söyler: "Kişi, ufunetini dağıtır/stres atar. Maişet kazanır.
İlmini artırır. Edeb ve görgü seviyesini yükseltir. Ahlaklı iyi 

kişilerle arkadaşlık yapma ve yeni dostlar kazanma imkanı elde etmiş olur."  
Evet sevgili okuyucularım , şimdi sizlere soruyorum hangi birimiz hayatında değişiklik ve yenilik düşünmüyordur?

Tuba Sönmez
YORUM EKLE


         Kirkagac.Net