KOÇAK “KADINLARIMIZ BAŞTACIMIZDIR”
Saadet Partisi Kırkağaç İlçe Başkanı Ahmet Koçak, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Kirkagac.NET aracılığıyla bir mesaj yayınladı.
Koçak’ın yayınladığı mesajda, şu ifadelere yer verildi.
"1921 yılından beri ülkemizde bilinen ve 1975 yılından beri her sene ses getiren kutlamalar ile yaşatılan 8 Mart, Dünya Kadınlar Günü olarak anılmasına rağmen kadınlar açısından değişen bir şey olmuş mudur? Bugün hala ezilen ve her türlü zulme tabi tutulan yine kadın değil midir? Evde, işte, yaşamın her türlü sosyal alanında ezilen ve horlanan kadın değil midir?
İşgal edilen topraklarda daha fazla özgürlük ve demokrasi adı altında akıl almaz zulümlere maruz bırakılan yine kadınlardır. Hayatın her alanına baktığımızda kadın her sahada istismar edilmektedir. Sömürü çarkının bir vasıtası olarak kullanılan ve kendi varlığının değerini öğrenemediği için istismar edilişini anlayamayan kadın, bu istismarı kendisi için bir özgürlük ve kendini ifade etmesinin kazancı saymaktadır.
"Kadın evinin hanımefendisidir ve terbiye edicisidir" şiarıyla kadınlarımızı sadece bir gün değil senenin her gününde Rabbin emaneti olarak görüyoruz. Şayet kadınlarımıza hak ettikleri kimliklerini kazandırmayı samimiyetle istiyorsak, onlara insanca yaşamayı ve eğitim hakkından yararlanmayı sağlayacak imkanları temin etmemiz gerekir.
Her şeyden önce bu düşüncelerimizde samimi olmamız gerekmektedir. Senenin bir gününde 'dostlar alışverişte görsün' zihniyetiyle hareket etmek kadından beklenen gelişmeyi sağlamaz. Kadına en güzel mevkii layık gören inançlarımıza ve örfümüze rağmen, gerçekçi olmayan günü birlik kutlamalarla kadına değer verildiğini iddia eden zihniyetin güdümünden çıkmalıyız. Böylece kendi değerlerimizle hareket ederek huzuru, mutluluğu ve sosyal adaleti sağlamış oluruz."
HABER-FOTOĞRAF: HAKAN DEMİR(İHA)
Güncelleme Tarihi: 08 Mart 2016, 20:44
Saadet Partisi Kırkağaç İlçe Başkanı Ahmet Koçak, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Kirkagac.NET aracılığıyla bir mesaj yayınladı.
Koçak’ın yayınladığı mesajda, şu ifadelere yer verildi.
"1921 yılından beri ülkemizde bilinen ve 1975 yılından beri her sene ses getiren kutlamalar ile yaşatılan 8 Mart, Dünya Kadınlar Günü olarak anılmasına rağmen kadınlar açısından değişen bir şey olmuş mudur? Bugün hala ezilen ve her türlü zulme tabi tutulan yine kadın değil midir? Evde, işte, yaşamın her türlü sosyal alanında ezilen ve horlanan kadın değil midir?
İşgal edilen topraklarda daha fazla özgürlük ve demokrasi adı altında akıl almaz zulümlere maruz bırakılan yine kadınlardır. Hayatın her alanına baktığımızda kadın her sahada istismar edilmektedir. Sömürü çarkının bir vasıtası olarak kullanılan ve kendi varlığının değerini öğrenemediği için istismar edilişini anlayamayan kadın, bu istismarı kendisi için bir özgürlük ve kendini ifade etmesinin kazancı saymaktadır.
"Kadın evinin hanımefendisidir ve terbiye edicisidir" şiarıyla kadınlarımızı sadece bir gün değil senenin her gününde Rabbin emaneti olarak görüyoruz. Şayet kadınlarımıza hak ettikleri kimliklerini kazandırmayı samimiyetle istiyorsak, onlara insanca yaşamayı ve eğitim hakkından yararlanmayı sağlayacak imkanları temin etmemiz gerekir.
Her şeyden önce bu düşüncelerimizde samimi olmamız gerekmektedir. Senenin bir gününde 'dostlar alışverişte görsün' zihniyetiyle hareket etmek kadından beklenen gelişmeyi sağlamaz. Kadına en güzel mevkii layık gören inançlarımıza ve örfümüze rağmen, gerçekçi olmayan günü birlik kutlamalarla kadına değer verildiğini iddia eden zihniyetin güdümünden çıkmalıyız. Böylece kendi değerlerimizle hareket ederek huzuru, mutluluğu ve sosyal adaleti sağlamış oluruz."
HABER-FOTOĞRAF: HAKAN DEMİR(İHA)