"Devlet Bey kongreyi toplar, Ülkücülere sorar Tuğrul'u atalım mı, atmayalım mı?"
Yahu arkadaş! Her defasında Devlet Bey'in izlemiş olduğu her politikaya muhalifliği ile bilinen Yeniçağ Gazetesi ve yazarları başta olmak üzere, Ozan Arif dahi senin tarafında yer almadı!
3-5 çakal, 2 sarhoştan bahsediyorsun da zamanında Doğu'nun Başbuğu olarak anılan Yılma Durak dahi çıktı açıklama yaptı ve senin için dedi ki: "1962’den itibaren partinin içinde olan biriyim.
Bunu bir kenara bırakalım ama asıl şu, Tuğrul Türkeş’i İstanbul’da Hilton’da Sheraton’da çeşitli otellerde yalan yanlış işler yaparken, içip içip sızarken, rahmetli Başbuğ bizi arayarak buna müdahale etmemizi de istemiştir ve müdahale de ettik.
Oradan onu o hallerde topladık. Kendisi bunu biliyor. Bizi bu tür şeyleri söylemeye mecbur ediyor. Etmemeli… Başka şeyler de söyleyebiliriz.
" Yetmedi, Zaman Gazetesi yazarı ve ayrıca Ülkücü Şehit Mustafa Türköne'nin kardeşi olan Mümtaz'er Türköne çıktı ve şunları söyledi: "Milliyetçi Hareket Partisinin Alparslan Türkeş’in formüle ettiği 9 Işık diye bir doktrini var. Tuğrul Türkeş’e sorun 4’nün bile sayamaz. Eminim sayamaz.
Türk Milliyetçiliği hakkında tarihi ve sosyolojisi hakkında üç tane cümle kurun deseler 1 tanesinin bile kuramaz. Böyle bir geçmişi yok. MHP, Türkeş’in ismine, hatırasına hürmeten, onun oğluna yer açmış, hürmet ediyorlar. Biz talebe iken, Tuğrul Türkeş ile aynı yaşlardayız. Ben siyasalda mülkiyede okurken o da Hacettepe İşletme de okuyordu. Biliyoruz takip ediyoruz.
Türkeş’in oğlu da olduğu için önemli. Biz Türkeş’in evinin önünde nöbet tutardık. Enteresan bir şey polis koruyor ayrıca bizde sabaha kadar nöbet tutardık. Tuğrul Türkeş de eve gece yarısı kıyafetlerini değiştirmek için gelirdi. Gece hayatı vardı daha o zamanlarda. Biz ülkücü hayatın içindeyiz o gelip kıyafet değiştiriyor. Bunu herkes bütün ülkücüler bilir.
O yüzden Tuğrul Türkeş’i kimse ülkücülüğüyle, Milliyetçiliği değerlendirmez. Babasının ismine hürmeten mirasyedi gibi, babasının siyasi mirasını tasavvur eden birisidir. Şimdi sorsanız Tuğrul Türkeş’e siyasi arenada babanızın soyadı dışında neyiniz var deseniz hiçbir şey bulamazsınız. Dikkat ederseniz o açıklamaları bile kağıttan okuyor." Evet, MHP üst yönetiminde, özellikle Devlet Bey'in etrafında gereksiz adamlar çoktur!
Lâkin bu tarz gereksiz adamların çokluğu, senin tavrını hiçbir şekilde doğrulamaz ki Sayın Türkeş! Ayrıca, MHP'yi suçlayarak "iktidar olmak istemiyorlar, ben partimi iktidar yaptım diyorsun." Yani bu konudaki tavrın kime benziyor biliyor musun: Bir aralar devamlı bir şekilde İsmet İnönü ve CHP'ye ağıza alınmayacak sözler eden ve halktan destek olsa bu hakaretleri Atatürk'e kadar dayandıracak olan Recep Tayyip Erdoğan'a. Senin de konuşmandan vardığım sonuç odur ki: Saray'dan değil de MHP camiasının içerisinde kuvvetli olan herhangi bir kanattan destek görsen, başlayacaksın Devlet Bey'i karalamaya. Aynı zamanda, "Akp'den aday olacak mısınız?"
Sorusuna net değil, yuvarlayarak bir şekilde cevap veriyorsun. Artık MHP'den ihraç edildiğine göre, AKP'den milletvekilliği başvurunu yapabilirsin veya yapmazsın! Bu senin sorunun. Ömrünü Türk Milliyetçiliği davasına vakfetmiş olan saygı değer babanız Alparslan Türkeş'in mezarına "Türk Milliyetçiliği ayaklarımın altındadır" diyen, "Ne Mutlu Türk'üm Diyene" sözünü her yerden silen ve söken, Arif Nihat Asya'nın "Bayrak" şiirini kısalta kısalta yolunmuş tavuğa çeviren, Andımız'ı yasaklayan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin adını ve bayrağını tartışma konusu yapan bir partinin; en üst yetkilisi olan Başbakan Ahmet Davutoğlu ile giderek, zaten tüm ahlâki değerleri ayaklar altına almış ve bu dava uğruna şehit düşmüş, bu dava uğruna gazi olmuş, bu dava uğruna yıllarını cezaevinde heba etmiş olan Ülkücüler'in vebalini boynunuza takmış bulunmaktasınızdır.
Eğer bugün hayatta olsalardı: Fırat Yılmaz Çakıroğlu, Cengiz Akyıldız, Hüseyin Gürlekli ve daha nice Ülkücü şehit, senin bu tavrın karşısında, sana karşı nasıl bir tavır alırdı bunu düşün ve kendin hakkındaki kararını kendin ver. Yazının Dibi; bu arada MHP Camiası üst yönetiminin de en büyük hatası, Tuğrul Türkeş gibi, Türk-İslam Davası-Ülküsü'nü hazmedememiş ve yaşantısında içselleştiremiş olan, şahsiyeti oturmamış zevatları partinin genel başkan yardımcısı yapmasıdır.
Madem bu adam bu kadar karaktersiz ve şahsiyetsizdi, bu adamı sırf soy adından dolayı partide tutmak dahi büyük bir boşluğun işaretidir. Parti içerisinde bir karar alınırken, bu dava için şehit düşmüş olan abide şahsiyetlerin vebali göz ardı edilemez. Sonuç olarak Tuğrul Türkeş'in suçluluğu kadar, MHP üst yönetimi de suçludur. Böyle bir olay bir daha yaşanmadan revizyona gidilmelidir.
Selâm, sevgi ve muhabbet ile...
BURAK KILIÇASLAN
devlet bahçelinin mhp ye zarar verdiğinin farkında değilsiniz herhalde biz 2001 de devlet bahçelininde davasını gördük ve izledik önce mhp nin kendi içerisinde ki halktan kopuk 2 ayyaş 3 beş çakaldan temizlenmesi lazım bunu tuğrul türkeşin demesine gerek yok halk görüyor zaten yüzde onbeş lik bir yeni oy potansiyeli bu dönemde varken bunu neden alamıyor mhp önce bunları sorgulasın akp sandığa gitmeyen yüzde 3 - 4 lük bir kesim vardı ve bir tek bu seçmen ya mhp yada saadet te oy verirdi ancak ikisinede oy gitmedi acaba neden bu millet bahçeliyi anasol m hükümetinde denedi ve gördü fazla söze gerek yok herhalde millete rağmen koltuk sevdası yüzünden hala mhp de değişim olmayacaksa zaten mhp nin buna razı olduğunun göstergesidir