Sevgili Gençler, bahsedeceklerimiz bilinenlerin tekrarı, malumun ilamı gibi olacak. Kitaplar, okumanın önemi ve faydaları üzerine bazı hususları sizlere hatırlatmak istiyorum. 

Toplum olarak kitap okumayı çok önemseriz, kitap okuyanlara gıpta ile bakarız; ancak yeterince okumayız.
Televizyon, internet, sosyal medya, akıllı telefon gibi çok fazla caydırıcı, eğlendirici faktör bizi kitap okumaktan alıkoyar.

Kıymetli Gençler, kitap okumak boş zaman işi değildir. “ Boş zamanlarında kitap okur musun?” sorusu bile kitap okumanın ehemmiyetini tahfif eder.

Düzenli kitap okuyan bir insan, okumadan geçirdiği günü bir kayıp olarak görür; okumadığı gün kendini güçsüz hisseder.
Bilgi güçtür, bilginin en önemli kaynağı kitaplardır.
Okuyarak; yaşanan olayların, gelişmelerin iç yüzünü öğrenir, meselelere daha farklı zaviyelerden bakma gücüne erişiriz.

İnsanın düşünme kapasitesi, dağarcığındaki kelime sayısı nispetindedir. İnsan kelimelerle düşünür.

Kitaplar, dilimizi en güzel şekilde kullanabilmeyi bize öğretir; zamanımızı en doğru şekilde geçirmemizi sağlar.
Okumak; derdimizi, meramımızı ifade etmemizi kolaylaştırır. Muhakeme gücümüzü ve kültürümüzü artırır.

Hayal gücümüzü geliştirir, toplumsal ilişkilerimizin kalitesini yükseltir. Yaşananların, cereyan eden olayların çok boyutlu olduğunu anlamamızı sağlar. 
Okuyan insanın empati duygusu gelişmiştir. Okuyan insan olaylara, insanlara daha müsamahalı ve daha hoşgörülü bakabilmeyi becerir.

Okumak kadar önemli olan diğer bir husus ise okunacak kitapların, eserlerin seçimi meselesidir. 
Sevgili Gençler, her yıl ülkemizde binlerce kitap basılmaktadır, bunlardan faydalı olanların seçilip okunması önemlidir.
Bizleri olumsuza sevk edecek, zihin dünyamızı tahrip edecek, iç karartıcı kitaplardan uzak durulması hassasiyet göstermemiz gereken bir husustur.

Gençler, önemli yazarların, aydınların biyografilerinde veya onlarla yapılan röportajlarda şu ayrıntı dikkat çekicidir:
Yazarlarımızın ve aydınlarımızın ekseriyeti ortaokul ve lise çağlarında yerli ve yabancı klasikleri okumuş, kitaplarla hemhal olmayı genç yaşlarda alışkanlık haline getirmişlerdir.

20.yüzyılda yaşamış en önemli aydınlarımızdan, mütefekkirlerimizden biri olan rahmetli Cemil Meriç, bir kaza sonucu gözlerini kaybetmesine rağmen çevresindekilerin yardımıyla okumaktan, ilimle uğraşmaktan imtina etmemiş, bu sayede hayata tutunmuş,  kültür ve fikir dünyamızın en önemli isimlerinden biri olmuştur.

Kıymetli Gençler, ilk emri “Oku!” olan mübarek bir dinin mensupları olarak okumayı, kitapları hayatımızın ekseni, nirengi noktası yapmak en önemli vazifemiz olmalıdır.
Bu duygu ve düşüncelerle hepinize başarılar dilerim.

Melike Tuğçe ÖNER
Eğitimci