Son 1 ayda ekranlardaki terör haberlerindeki azalma dikkatinizi çekmiştir.
Terör örgütünün biraz da kışın gelmesi sebebi ile eylemlerini azaltması buna neden olabilir.
Bu nedenle konuşulacak konu sıkıntısı bulmakta zorlanmayan siyasetçilerimiz eski defterleri açmaya başladılar.
Oysa ki dünyada sürmekte olan büyük ekonomik kriz gündemimizdeki ilk konu olmalıydı. Bizi yöneten kesimin işine bu tip iç karartıcı konular gelmediği için daha çok yokmuş gibi davranma yoluyla karşı karşıya kalıyoruz. Yunanistan, İtalya, İspanya gibi Avrupanın dev ülkelerine de büyük etkiler gösteren kriz tüm Avrupayı da denizin dibine çekmekte kararlı görünüyor. Hele ki üretimin son derece zayıf olduğu bizim gibi ülkelerde bu tip krizlerin acısı daha da büyük hissedilir. Biz şu anda hiçbirşey yokmuş gibi davrandığımız için bu krize hazırlıksız yakalanacağımızı tahmin ediyorum.
Cari açığın rekorlar kırdığı güzel ülkemiz hala kriz yoktur diye direniyor ise artık benim gibi ekonomistlerin söyleyeceği bir şey kalmıyor, çünkü artık yolun sonu karanlık görünüyor. Bir yandan da ekranlara baktığımda da sahte gündemler ile halkın uyutulduğunu görüyorum. Her geçen gün işten çıkartılan işçiler, isyan eden eczacılar, doktorlar, öğretmenler, insanca yaşamayı özleyen emekliler… Ama televizyonda izlediklerimiz soykırım yapılmış yapılmamış vs. Bence bu tip konular tabiî ki tartışılmalı ama her şeyin yolunda gittiği ve herkesin en azından kimseye muhtaç olarak yaşamadığı bir ülke şartları sağladığımız zaman bu tip konular dile getirilmelidir. Yoksa ekonomik kriz kapıda iken sahte gündem yaratarak populist davranmak bence gayri ahlakidir.
Terör örgütünün biraz da kışın gelmesi sebebi ile eylemlerini azaltması buna neden olabilir.
Bu nedenle konuşulacak konu sıkıntısı bulmakta zorlanmayan siyasetçilerimiz eski defterleri açmaya başladılar.
Oysa ki dünyada sürmekte olan büyük ekonomik kriz gündemimizdeki ilk konu olmalıydı. Bizi yöneten kesimin işine bu tip iç karartıcı konular gelmediği için daha çok yokmuş gibi davranma yoluyla karşı karşıya kalıyoruz. Yunanistan, İtalya, İspanya gibi Avrupanın dev ülkelerine de büyük etkiler gösteren kriz tüm Avrupayı da denizin dibine çekmekte kararlı görünüyor. Hele ki üretimin son derece zayıf olduğu bizim gibi ülkelerde bu tip krizlerin acısı daha da büyük hissedilir. Biz şu anda hiçbirşey yokmuş gibi davrandığımız için bu krize hazırlıksız yakalanacağımızı tahmin ediyorum.
Cari açığın rekorlar kırdığı güzel ülkemiz hala kriz yoktur diye direniyor ise artık benim gibi ekonomistlerin söyleyeceği bir şey kalmıyor, çünkü artık yolun sonu karanlık görünüyor. Bir yandan da ekranlara baktığımda da sahte gündemler ile halkın uyutulduğunu görüyorum. Her geçen gün işten çıkartılan işçiler, isyan eden eczacılar, doktorlar, öğretmenler, insanca yaşamayı özleyen emekliler… Ama televizyonda izlediklerimiz soykırım yapılmış yapılmamış vs. Bence bu tip konular tabiî ki tartışılmalı ama her şeyin yolunda gittiği ve herkesin en azından kimseye muhtaç olarak yaşamadığı bir ülke şartları sağladığımız zaman bu tip konular dile getirilmelidir. Yoksa ekonomik kriz kapıda iken sahte gündem yaratarak populist davranmak bence gayri ahlakidir.
Sonuç olarak terör gibi önemli bir sorunun azaldığı şu günlerde asıl konuşmamız gereken konu ekonomik durumumuzdur. Dalga dalga gelen krizi öngöremeyen ya da öngörüp de ses çıkarmayanlar yakın gelecekte ne söyleyecekler çok merak ediyorum. Tümüyle ithalatçı mantık ile üretimi kısan bir ülke gün gelip de satacak bir şeyi kalmayınca başkalarının kölesi olmaya mahkumdur. Biz daha düne kadar çoğu fabrikamızı özelleştirdik ve kimisini de kapadık. Buğdayı , mısırı bile bile dışarıdan alır hale geldik. Bana kimse demesin ki ekonomik krizler bize teğet geçer.
Bekara eş boşamak kolay demişler. Sen bir gel de fakire sor bakalım krizler teğet mi geçmiş delip mi geçmiş. Son olarak köşemden herkesi uyarmayı kendime bir borç biliyorum. Ekonomik kriz kapıda , herkes ayağını yorganına göre uzatsın. Başımızdaki siyasetçilere güvenerek davranırsak vay benim halkımın haline. Saygılarımla.
Bekara eş boşamak kolay demişler. Sen bir gel de fakire sor bakalım krizler teğet mi geçmiş delip mi geçmiş. Son olarak köşemden herkesi uyarmayı kendime bir borç biliyorum. Ekonomik kriz kapıda , herkes ayağını yorganına göre uzatsın. Başımızdaki siyasetçilere güvenerek davranırsak vay benim halkımın haline. Saygılarımla.
Serhat Kayın
Dostum dediklerine elbette katılıyorum ama bir şey var karamsar olmamak lazım türkiye siyasi botutta demiyorum amaa bu tür krizlere dayanabilecek gücte artık eskilerdeki gibi gücsüz muhtaç bir ülke görmekten vazgeçin şimdi senin buradaki söyleminden ben bi vatandaş esnaf olrak ilk şunu dedim yaaa ne oluyor ki serhat kardeşim bu kadar içine kapanmış ve isyan ediyor az siyaset azda ekenomistlik yapıyor bu tür söylemler hep okuyanı ve suyanı karamsarelığa boğar hep kötü olanları değil iyi olanlardan da bahsederek insanları boğmamamk bence daha iyi örneğin hergün şehit heberleri verilirken artık insanlar neredeyse sileh alıp sokağa çıkacak duruma geldiler sanki şimid şehit ler olmuyormu zannediyoruz hergün hemde ama medyatik olaylar böyle yansıtmıyor bize şimdi ise pkk düşmanlığımız elbette var ama nedense söndü birdki şehit haberine kadar bu tür insanların canını sıkmaya gerek yok bence bizde ağzımızda besmele baş ucumuzda kuran olduğu sürace kimse bizi bitiremez o yüzden ŞÜKREDELİM....