Din kardeşlerim, önceki yıllara nazaran bir garip olduk.
Herkes birbirine kenetleneceğine kaçar oldu. Yüzlerimizden samimiyet ve gülümseme kayboldu. para gelsin de nereden gelirse gelsin.
Helal mi, haram mı önemsemez olduk. hep pahalılıktan, geçim sıkıntısından yakınıyoruz.
Bir o kadar da çılgınca harcamalar yapıyoruz. Yiyip, içip, eğleniyoruz vs. ne kadar az şükrediyoruz Allah'a doyumsuzlaştık.
Saygı, sevgi, şevkat, merhamet ve sadakat tüm değerlerimiz rafa kalktı, yatırımı insana değil, mala yaptığımız sürece geleceğimize aydınlık bakmak, kendimize yapacağımız en büyük kötülüktür.
Her kim ne ederse kendine eder. Ona göre yaşantınıza yön verin. İmansızlığın ve namazsızlığın, bizleri tehlikeye sokacağını unutmayalım.
Cuma namazları dışında camilerimiz bir kaç saftan ibaret. Çevremiz kirlendiği için güven unsuru kalmadı, onun içindir ki sağımıza, solumuza dikkat eder olduk.
Darbenin, zararın, kötülüğün vs dışarıdan değil en yakınımızdan geleceğini bekler hale geldik.
İlişkilerimizde can çekişiyor, gözden geçirme vakti gelmedi mi?
Daha ne bekliyorsunuz, her türlü saygısızlığı, kul haklarının ihlali vb durumları da gözardı etmemek gerekir. Konuşmaya geldi mi, bizlerden ahlaklısı yok. kendimizi ciddi olarak ölmeden evvel, hesaba çekmeyi, artılarımızı ve eksilerimizi görmeyi pek denemeyiz, yada artılarımızı öne çıkarmaya, eksilerimize bahaneler bulmaya vicdanımızı rahatlatmaya çalışırız.
Hep karşı tarafı suçlu görür, Dünya'yı ben yarattım edasıyla çaka satarız.
Kendi hatalarımızın avukatlığından, başkalarının hatalarının yargıçlığından kendimizi alamayız. Hepimizin beyinleri ve kalpleri karartılmaya çalışılıyor.
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (sav) izinden gidilmesinden, anlatılmasından, övülmesinden, örnek gösterilmesinden, mucizelerinden, sünnetin, dinin en önemli ikinci kaynağı olduğu gerçeğinden rahatsız olan bu saptırıcı, ışıktan, nurdan ve ruhaniyetten nasibini almamış kişilere karşı etrafımızdaki din kardeşlerimizi haberdar etmeli ve önlemimizi almalıyız.
Günden, güne kalbimizin hastalıkları arttı. Özümüzü unuttuk.
Büyük bir oyunun kurbanı olduk. İçte ve dışta bulunan düşmanlarımız çeşitli entrikalarla vatanımızı bölmeye, din kardeşlerimizi birbirine kırdırmayı sürdürmekteler.
Şimdiki oyun din üzerinden, bu oyunu hep beraber bozalım.
Herkesin bu konuda duyarlı olmaya çağırıyorum, evlatlarımızı bilgilendirmeli, koruma altına almalı ve birbirimizle kucaklaşmayı, bir bütün olmayı.
Ben değil, biz olarak yolumuza devam etmeliyiz. Allah'ın yolundan, Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (sav) izinden ve kitabımız Kur'an-ı Kerim'in ışığından faydalanarak hayatımıza yön vermeliyiz.
Unutmayalım din kardeşlerim. Bizlerin sermayesi İnancımız, Duamız gücümüz ve tek yardımcımız Allah'tır... Allah'ın Selamı, Rahmeti, Mağfiret ve hidayeti hepinizin üzerine olsun. Allah'a emanet olun.
ÜMRAN BERAT ÖZKURNAZ
Herkes birbirine kenetleneceğine kaçar oldu. Yüzlerimizden samimiyet ve gülümseme kayboldu. para gelsin de nereden gelirse gelsin.
Helal mi, haram mı önemsemez olduk. hep pahalılıktan, geçim sıkıntısından yakınıyoruz.
Bir o kadar da çılgınca harcamalar yapıyoruz. Yiyip, içip, eğleniyoruz vs. ne kadar az şükrediyoruz Allah'a doyumsuzlaştık.
Saygı, sevgi, şevkat, merhamet ve sadakat tüm değerlerimiz rafa kalktı, yatırımı insana değil, mala yaptığımız sürece geleceğimize aydınlık bakmak, kendimize yapacağımız en büyük kötülüktür.
Her kim ne ederse kendine eder. Ona göre yaşantınıza yön verin. İmansızlığın ve namazsızlığın, bizleri tehlikeye sokacağını unutmayalım.
Cuma namazları dışında camilerimiz bir kaç saftan ibaret. Çevremiz kirlendiği için güven unsuru kalmadı, onun içindir ki sağımıza, solumuza dikkat eder olduk.
Darbenin, zararın, kötülüğün vs dışarıdan değil en yakınımızdan geleceğini bekler hale geldik.
İlişkilerimizde can çekişiyor, gözden geçirme vakti gelmedi mi?
Daha ne bekliyorsunuz, her türlü saygısızlığı, kul haklarının ihlali vb durumları da gözardı etmemek gerekir. Konuşmaya geldi mi, bizlerden ahlaklısı yok. kendimizi ciddi olarak ölmeden evvel, hesaba çekmeyi, artılarımızı ve eksilerimizi görmeyi pek denemeyiz, yada artılarımızı öne çıkarmaya, eksilerimize bahaneler bulmaya vicdanımızı rahatlatmaya çalışırız.
Hep karşı tarafı suçlu görür, Dünya'yı ben yarattım edasıyla çaka satarız.
Kendi hatalarımızın avukatlığından, başkalarının hatalarının yargıçlığından kendimizi alamayız. Hepimizin beyinleri ve kalpleri karartılmaya çalışılıyor.
Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (sav) izinden gidilmesinden, anlatılmasından, övülmesinden, örnek gösterilmesinden, mucizelerinden, sünnetin, dinin en önemli ikinci kaynağı olduğu gerçeğinden rahatsız olan bu saptırıcı, ışıktan, nurdan ve ruhaniyetten nasibini almamış kişilere karşı etrafımızdaki din kardeşlerimizi haberdar etmeli ve önlemimizi almalıyız.
Günden, güne kalbimizin hastalıkları arttı. Özümüzü unuttuk.
Büyük bir oyunun kurbanı olduk. İçte ve dışta bulunan düşmanlarımız çeşitli entrikalarla vatanımızı bölmeye, din kardeşlerimizi birbirine kırdırmayı sürdürmekteler.
Şimdiki oyun din üzerinden, bu oyunu hep beraber bozalım.
Herkesin bu konuda duyarlı olmaya çağırıyorum, evlatlarımızı bilgilendirmeli, koruma altına almalı ve birbirimizle kucaklaşmayı, bir bütün olmayı.
Ben değil, biz olarak yolumuza devam etmeliyiz. Allah'ın yolundan, Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa’nın (sav) izinden ve kitabımız Kur'an-ı Kerim'in ışığından faydalanarak hayatımıza yön vermeliyiz.
Unutmayalım din kardeşlerim. Bizlerin sermayesi İnancımız, Duamız gücümüz ve tek yardımcımız Allah'tır... Allah'ın Selamı, Rahmeti, Mağfiret ve hidayeti hepinizin üzerine olsun. Allah'a emanet olun.
ÜMRAN BERAT ÖZKURNAZ