Maalesef ki İslam âleminin günümüzdeki en büyük problemi gizli şirktir.
Gizli şirk; müridin mürşidini putlaştırması, partilinin liderini putlaştırması, bir ideolojiye bağlı olanın ise ideolojisini putlaştırmasıdır.
Bu örnekler çoğaltılabilir.
İşin en kötü tarafı ise bu şirke düşünlerin, düşmüş oldukları şirkin farkında olmamalarıdır.
Cahiliye devrinde helvadan put yapar, ona taparlar ve acıktıkları vakit putlarını yerlerdi.
Şimdi ise zaman değişti, insanları put yapıyorlar ve her ne pahasına olursa olsun, putlarına dokundurtmuyorlar ve onları yedirtmiyorlar!
Bunun örnekleri çoktur.
Bugün herhangi bir parti genel başkanı putlaştırılıyor ve onun yapmış olduğu hata dahi dile getirilse, bu hatayı dile getiren taraf anında tekfir ediliyor.
Hâli ile burada ölçü İslam değil, putların kendi aralarındaki kanunları oluyor.
Veya bir şeyh düşünün. Yani mürşid. Tarikat ehline yol gösteren.
Bu mürşide bir söz söylediğiniz vakit, mürid tarafından anında tekfir edilirsiniz.
Çünkü mürşid onun putu hâline gelmiştir artık. Bu kötü niyetle sergilenen bir tavır değil, dinin afyon makamına yükselmiş hâlidir!
Beynini bağlı bulunmuş olduğu partinin veyahut da tarikatın şeyhine teslim eden kişi, beynini kullanamamaktan, yani sorgulamayı bırakmaktan dolayı böyle bir vaziyete maruz kalmaktadır.
Peygamber'in dahi hata yapma olasılığın olduğu bir anlayışta, maalesef ki putlarını hatasız konuma oturtmaktadırlar.
Velhasıl İslam'ın hiçbir takı ekine veyahut da senteze ihtiyacı yoktur.
İslam ile herhangi bir şeyi senteze kalktığınız vakit, İslam'da bir eksiklik var da onu tamamlıyormuşsunuz gibi bir algı oluşur ve oluşan bu algı durum tespitidir.
Bundan dolayı da biz kendimizi; Sünni, Alevi, Şia, Vehhabi gibi sıfatlar ile nitelendirmeyiz.
Dinimiz İslam, Kitab'ımız Kur'an, Peygamber'imiz Hazret-i Muhammed'dir.
Bu üç kutsalımızdan başka da bir tanıma ihtiyacımız yoktur vesselâm.
Yazının Dibi; Allah yerine koyulan putlar gönül makamında yıkılmadığı sürece, ellerinde Kur'an, dillerinde iman olan söz Müslümanlar'ı, Allah'a (gizli) şirk koşmaya devam edeceklerdir!
Selâm, sevgi ve muhabbet ile...
BURAK KILIÇASLAN
Gizli şirk; müridin mürşidini putlaştırması, partilinin liderini putlaştırması, bir ideolojiye bağlı olanın ise ideolojisini putlaştırmasıdır.
Bu örnekler çoğaltılabilir.
İşin en kötü tarafı ise bu şirke düşünlerin, düşmüş oldukları şirkin farkında olmamalarıdır.
Cahiliye devrinde helvadan put yapar, ona taparlar ve acıktıkları vakit putlarını yerlerdi.
Şimdi ise zaman değişti, insanları put yapıyorlar ve her ne pahasına olursa olsun, putlarına dokundurtmuyorlar ve onları yedirtmiyorlar!
Bunun örnekleri çoktur.
Bugün herhangi bir parti genel başkanı putlaştırılıyor ve onun yapmış olduğu hata dahi dile getirilse, bu hatayı dile getiren taraf anında tekfir ediliyor.
Hâli ile burada ölçü İslam değil, putların kendi aralarındaki kanunları oluyor.
Veya bir şeyh düşünün. Yani mürşid. Tarikat ehline yol gösteren.
Bu mürşide bir söz söylediğiniz vakit, mürid tarafından anında tekfir edilirsiniz.
Çünkü mürşid onun putu hâline gelmiştir artık. Bu kötü niyetle sergilenen bir tavır değil, dinin afyon makamına yükselmiş hâlidir!
Beynini bağlı bulunmuş olduğu partinin veyahut da tarikatın şeyhine teslim eden kişi, beynini kullanamamaktan, yani sorgulamayı bırakmaktan dolayı böyle bir vaziyete maruz kalmaktadır.
Peygamber'in dahi hata yapma olasılığın olduğu bir anlayışta, maalesef ki putlarını hatasız konuma oturtmaktadırlar.
Velhasıl İslam'ın hiçbir takı ekine veyahut da senteze ihtiyacı yoktur.
İslam ile herhangi bir şeyi senteze kalktığınız vakit, İslam'da bir eksiklik var da onu tamamlıyormuşsunuz gibi bir algı oluşur ve oluşan bu algı durum tespitidir.
Bundan dolayı da biz kendimizi; Sünni, Alevi, Şia, Vehhabi gibi sıfatlar ile nitelendirmeyiz.
Dinimiz İslam, Kitab'ımız Kur'an, Peygamber'imiz Hazret-i Muhammed'dir.
Bu üç kutsalımızdan başka da bir tanıma ihtiyacımız yoktur vesselâm.
Yazının Dibi; Allah yerine koyulan putlar gönül makamında yıkılmadığı sürece, ellerinde Kur'an, dillerinde iman olan söz Müslümanlar'ı, Allah'a (gizli) şirk koşmaya devam edeceklerdir!
Selâm, sevgi ve muhabbet ile...
BURAK KILIÇASLAN