BİR ALLAH’ IN KULUYUZ BİZ!
(6).jpg)
*********
Çok kıymetli kirkağaç.net okuyucuları! Allah’ın rahmeti-bereketi ve mağfireti hepimizin üzerine olsun. Hayırlı cumalar Efendim.
Bugünkü Cuma sohbetimizde çok anlamlı bir konudan bahsetmek istiyorum. ‘ Kardeşlik…’
Ekmek-su ve hava kadar elzem bir ihtiyaç…
Günlük hayatta çok sık duyduğumuz ama uygulamada pek başarılı olamadığımız bir kavramdır kardeşlik. Bizi bir arada tutan, ayrılıp dağılmamızı engelleyen en önemli birleştirici unsurdur aslında. Ama lafta kalır çoğu zaman günlük hayatımızda…
FARKLILIKLARIMIZLA DEĞİL, AYNILIKLARIMIZLA ÖNE ÇIKLALIM!
Sevgili Dostlar! Düşmanlarımız her fırsatta farklılıklarımızdan istifade edip kardeşlik duygularımıza zarar vermek isterler. Din ve dünya görüşlerimizi sorgularlar. Ve : ‘’Sen şöylesin; Ötekiler şöyle…’’derler. Bizim dışımızdakileri ötekileştirmek isterler. Terörün ve art niyetli kimselerin en büyük kozudur farklılıklarımız… Irkımız, mezhebimiz, meşrebimiz, dini görüşlerimiz ve inancımızdır sorguladıkları… Bilmezler ki, kişinin manevi dünyasını ve inancını sorgulayıp yargılama yetkisi sadece Allah cc.’a aittir. Allah dışında hiç kimsenin haddi değildir kişilerin manevi dünyasını sorgulamak.
YÜZLERCE ORTAK PAYDAMIZ VAR…
Allah’ımız bir. Aynı Allaha ibadet ederiz. Darlıkta ve bollukta; Hastalıkta ve sağlıkta aynı Allah’a dua ederiz. Dertlerimizi ve sıkıntılarımızı aynı Allah’a arz ederiz.
Dinimiz bir. Yüzde doksan dokuzumuz İslam dinine gönül vermekten şeref duyarız. İslam’ın hoş görü anlayışını hayat felsefemiz olarak biliriz.
Peygamberimiz bir. Hepimiz son peygamber Hz. Muhammed (a.s)’ in ümmetiyiz. O’nun ümmetinden olmayı, nurlu yolundan gitmeyi şeref biliriz.
Kıblemiz bir. Namazlarımızı hepimiz Kâbe-i Muazzama’ya yönelerek kılarız.
Ülkemiz, vatanımız, dilimiz, bayrağımız hep bir… İşte bizi biz yapan en önemli değerlerimizdir bunlar…
FARKLILIKLARIMIZ AYRILIK SEBEBİMİZ DEĞİLDİR!
74 Milyon vatandaşlarımızın hepsinin aynı dünya ve ahiret görüşüne, aynı inanç ve mezhep sistemine inanması düşünülemez. Elbette bir takım farklılıklarımız olacaktır. Öz kardeşler arasında bile ufak-tefek farklılıklar olabiliyor. Önemli olan bu farklılıklarımızı, kırgınlık ve husumete değil, zenginliğe dönüştürebilmektir. Bunu başarabilirsek Allah’ın bize Kur’an-ı kerim’de emrettiği gerçek İslam kardeşliği nimetine ulaşmış oluruz.
HEPİMİZ ÂDEM’İN ÇOCUKLARIYIZ…
Değerli kardeşlerim! Hiç birimizin diğerimize karşı, doğuştan getirdiğimiz bir üstünlüğümüz yoktur. Her doğan insan Allah katında eşit olarak doğar. Yani kimsenin diğerine karşı ırki bir üstünlüğü yoktur. Çünkü kişi ırkını kendisi belirlemez. Bir çalışma sonucu da elde etmemiştir. Bizler Türk milleti olarak, Türklüğümüzle gurur duyarız. Ama öte yandan, ırkçılık ve faşistlik de yapmayız. Çünkü İslam, ırkçılığı ve başka milletleri aşağılamayı haram kılmıştır.
Peygamber Efendimiz Veda hutbesinde: ‘’Rabbiniz birdir. Babanız da birdir. Hepiniz Âdem’in çocuklarısınız, Âdem ise topraktandır. Arab’ın Arap olmayana, Arap olmayanın da Arap üzerine üstünlüğü olmadığı gibi; kırmızı tenlinin siyah üzerine, siyahın da kırmızı tenli üzerinde bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvada, Allah'tan korkmaktadır. Allah yanında en kıymetli olanınız O'ndan en çok korkanınızdır. ‘’ buyurmuşlardır.
Allah cc. İse Kur’an-ı kerim’de: ‘’ Allah katında en değerliniz Allah’tan en çok korkanınızdır.’’ Buyuruyor. (Hucurat süresi,13.ayet)
BİR VÜCUDUN ORGANLARI GİBİYİZ!
Peygamber Efendimiz Buyuruyor ki;
“Müslümanlar birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücuda benzerler. Vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman, diğer uzuvlar da bu sebeple uykusuzluğa ve ateşli hastalığa tutulurlar.” ( Müslim, Birr 66)
BİRBİRİMİZE TAHAMMÜL EDEBİLMELİYİZ!
Bugüne kadar ‘’ Sen sağcısın, Sen solcusun, Sen muhafazakârsın, Senin başın kapalı, Senin başın açık… vs.’’ diyerek hep birbirimizi dışladık. İslam kardeşliğini unuttuk. Veya birileri tarafından unutturulduk… Mezhebimiz, meşrebimiz ve siyasi görüşümüz ne olursa olsun Türk- İslam kimliğinin çatısı altında birleşip kardeş olalım. Kırgınlıklarımızı-dargınlıklarımızı bir kenara bırakalım…
DARGINLIKLARI UNUTALIM!
Dargınlık-küskünlük, husumet, alınganlık, Kin, nefret, insanlardan yüz çevirme, kendini beğenme vs. gibi huylar, İslam’ın haram kıldığı kötü huylardır. Ve bu kötü huylar insanoğluna şeytan’dan miras kalmıştır. Şeytan ise insanoğlunun baş düşmanıdır.
Kur’an-ı kerim’de Allah:’’ Ey iman edenler! Şeytanın yolundan gitmeyin. Çünkü o, sizin için apaçık bir düşmandır.’’ Buyuruyor.
Peygamber Efendimiz: ‘’Bir Müslüman’ın diğer Müslüman’a üç günden fazla dargın durması helal değildir.’’ Buyurmuşlardır.
Bu vesile ile bizlerin mümkün olduğunca çevremiz ile barışık olmamız gerekir. Müslüman’ın sadece iki tane düşmanı vardır: Şeytan ve Allah düşmanları…
BU ÇAĞRIYA KULAK VERMEMİZ LAZIM!
Peygamber Efendimiz bizlere Evrensel bir çağrıda bulunuyor: ‘’Ey Müslümanlar! Birbirinizin eksikliğini görmeye ve işitmeye çalışmayınız. Özel ve mahrem hayatınızı da araştırmayınız! Birbirinize haset etmeyiniz. Birbirinize buğz etmeyiniz Birbirinize arkanızı çevirip küsmeyiniz Ey Allah’ın kulları! Birbirinizle kardeş olunuz!’’ (Hadis: Buhari ve Müslim)
Sevgili Dostlar! Efendimizin bu çağrısına katılmamak için kişinin kör ve sağır olması gerekir. Yukarıdaki hadis-i şerif, tarihe altın harflerle yazılacak değerde bir hadis-i şeriftir. Efendimizin bu çağrısına kulak versek ne olur biliyor musunuz?
Savaşlar, kan davaları, cinayetler, terör olayları, tecavüzler, anarşizm tarihe karışır. Analar ağlamaz, çocuklar yetim kalmaz, Ceza evleri dolmaz, husumetler olmaz…
Yüce Allah bizleri gerçek İslam kardeşi olan kullarından eylesin. Dargınlıklarımızı, husumetlerimizi sevgi ve şefkate dönüştürsün. Allaha emanet olunuz efendim. Hoşçakalın…
Osman YILMAZ / İLÇE VAİZİ
*********
*********
**********
********
********
.jpg)
Sayın Osman Yılmaz,
Çatı İslamdır. Irkı ne olursa olsun müslüman olan herkes kardeştir. Çatıyı daraltmayalım. Teşekkürler.