Yerel seçimler yaklaşırken liderlerin mitingleri, kavgaları, atıp tutmaları devam ediyor.
Ülkesi için savaş vermek yerine, kendi çıkarları için konuşuyorlar.
Ama öncelikleri vatan olmalı.
Meydanlarda ahlaksızlık, acizlik diz boyu aileden, dinden yana konuşup oy toplamaya çalışıyorlar.
Bizim gözümüzü pensilvanyayla, paralel devletle, yada ananasla falan boyayamazlar.
Çünkü biz uyuyan kesim değil ülkemiz için gözü kapalı canımızı verecek kesimiz.
Hiç kimse benim yoğurdum ekşi demez ve partisine düşüncesine laf ettirmez ama bazı olaylar var ki kimi partileri ve liderlerini karanlığa sürüklüyor.
Şu bir gerçek ki her şey bizim elimizde, aklımıza uygun ve vatanı için bir şeyler yapabilecek milletine saygısını sevgisini esirgemeden hizmetini göreceğimiz insanlar gerekiyor. Oyumuzu alıp bizi görmezden gelenler hiç bir icraat göstermeyenler değil, o koltukta tam hakkıyla oturanlar olmalı.
Her gelen iktidar en başta Vatan-Millet-Sakarya aşkıyla görevini yaparken dünyanın nimetlerine kanıyorlar.
Biz ki 600 yıllık bir imparatorluğun torunlarıyız ve Osmanlıda çoğu zaman zenginler zekat verecek fakir insan bulamazken teknoloji ve ticaret insan gücü ve hayvan gücüyle yapılırken, biz niye şuan daha fakiriz.
Sorarım size şuan daha ileri üst düzey bir memleket olmamıza engel olan ne ?
Koltuktakilerin rant kavgası mı ?
Yoksa bizim tembeliğimiz mi ?
Bu ülke bizim, koltukta oturanların değil ve biz koltuktakilerin dilinde değil kalbinde Allah korkusu olanını istiyoruz.
HİLAL BÜŞRA DURHAN
Fatih Durhan 11 Yıl Önce
yazilariniz cok tarafli.aklimiza uygun olani secelim diyosunz ne guzel.ama su wn koltukta oturanlarin degsmesi gerektigini ima ediosunuz.d
barış arslan 11 Yıl Önce
tek kelimeyle kültürel yozlaşma tanımıda şöyle bir milletin kültürel değerlerini kaybetmesi, aslından uzaklaşmasıdır. i̇nsanların kendi kültürlerini hiçe sayarak başka kültürlerden etkilenme durumuna denir. tarihsel, toplumsal gelişme süreci içinde yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren araçların bütününe kültür denir. i̇şte bu deperlerin ve araçların kaybedilmesi yada bunların yerine yeni ve yabancı unsurların katılması süreci kültürel yozlaşma olarak adlandırılır. sosyolojik olarak, kültür bizi saran, geçmişte yaşayan insanlardan öğrendiğimiz toplumsal mirastır. bu mirasın kaybedilmesi yozlaşmaya neden oldur.bu bakımdan insanların öz kültürlerinden uzaklaşması ben merkezli düşünmesine ve yapılanın yanlış olduğunu bile bile çıkarları doğrultusunda hareket etmeye neden olmaktadır. sorularınıza cevap vere bildiysem ne mutlu bana
hilal durhan 11 Yıl Önce
ben sadece işlerini hakkıyla yapmayanlarin degismesini ima ediyorum :)
hilal durhan 11 Yıl Önce
kesinlikle haklısınız.
Funda Yıldırım 11 Yıl Önce
kardesim helalll sesimizi duyurcaz. hep yanindayim. susmucaz
duygu demirel 11 Yıl Önce
gayet gerçekçi bir yaklaşım olmuş tarafsız ve özeleştirisi de bulunan bir yazı
Hilal Durhan 11 Yıl Önce
sağol kardeşim inşallah..
hilal durhan 11 Yıl Önce
sağol canım kesinlikle öyle
Fatih Durhan 11 Yıl Önce
bunda hemfikiriz.yazini cok begendim tebrik ederim cok dogru dusunceler boyle devam ins durmak yok.d
hilal durhan 11 Yıl Önce
cok teşekkür ederim :)
rüstem kalyoncu 11 Yıl Önce
konuyu bir bütün olarak ele aldığımız da başarılı bir çalışma olduğu fikri olduğu ortaya çıkıyor.kelimelerin özenle seçildiği bu başarılı yazıda siyasi bilginin okuyucuya basit yolla anlatıldığı ve derinden gelen mesajın okuyucuya ulaştığı bariz görülmektedir.immanuel kant ın dediği gibi, gizli mesaj kelimeler ve cümlelerin birbiriyle raks etmesiyle okuyuca ulaşılır... saygılarımla rüstam kalyoncu 2014
hilal durhan 11 Yıl Önce
teşekkür ederim saygılar rüstem bey...
rüstem kalyoncu 11 Yıl Önce
tşk bizden efendim ne demek
kavunkentli 11 Yıl Önce
helal kardeş ağzına sağlık doğru dedin
Hilal Durhan 11 Yıl Önce
teşekkür ederim doğruları söylüyoruz ama kimse görmüyor...