"Milletin zaten yok saydığı bu zatı ben niye adam yerine koyayım ki?"
Bu yukarıda paylaştığım söz, ülkenin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a ait.
Bu sözü kimin için mi söylemiş? CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için.
Hatta ağıza dahi alınmayacak birçok hakarette daha bulunmuş da Cumhurbaşkanı'nın söylemeye gönlü razı gelse de kusura bakmasın; lâkin şahsım adına o sözlerini köşeme taşımaktan ar ederim!
Neden mi Kılıçdaroğlu'na bu kadar yüklenmiş?
Kendisine "diktatör bozuntusu" dediği için.
Sayın Cumhurbaşkanı, diyorsunuz ki "milletin zaten yok saydığı bu zatı ben niye adam yerine koyayım ki?"
Diyorsunuz da ne yani bu ülkede halkın sadece iktidara taşıdıklarını mı adam yerine koymak gerekmektedir? Ölçümüz bu mudur?
Ölçümüz bu ise sizin deyiminiz ile Esed, bizim deyimimiz ile Esad'ı nereye koyacağız?
Türkiye'nin beğenelim veya beğenmeyelim ikinci büyük partisi olan CHP'nin Genel Başkanı için bu sözleri sarf etmek, demokrasi olgusunu ayaklar altına almak değil de nedir?
Bıkmadınız mı ötekileştirmekten?
Bıkmadınız mı kutuplaştırmaktan?
Bıkmadınız mı sizin gibi düşünmeyenlere karşı kin ve nefret saçmaktan?
Bıkmadınız mı sizden olmayanları hedef hâline getirmekten?
Bakınız, Cumhurbaşkanım bile diyemiyorum size! Çünkü bizi o kadar çok ötekileştirmişsiniz ve bizi o kadar çok yok saymışsınız ki bir ülkenin tamamının Cumhurbaşkanı olmaktan o kadar uzaklaşmışsınız.
Sahi siz değil miydiniz "milli irade milli irade" diye meydanlarda avazınız çıktığı kadar bağıran.
Sahi siz değil miydiniz bir şiir okuduğunuzdan dolayı mahpus damlarına düşen?
Şimdi ne oluyor da faşizmden medet umar hâle gelmiş bulunmaktasınız?
Şimdi ne oluyor da halkın yüzde yirmibeşinin temsiliyet hakkını elinde bulunduran bir zatı yok sayabiliyorsunuz?
Evet, bugün güçlüsünüz. Alkışlayanınız, şakşakçınız çok. Lâkin alkışçınızın ve destekçinizin bu kadar çok olması doğru yolda olduğunuzun bir işareti veya kanıtı değildir. Gerçekler acıdır; lâkin güç zehirlenmesi yaşıyorsunuz.
Zamanında Fetullah Gülen'de sizin partiniz hariç her partiyi dışlayarak yok saymıştı ve bu partilere karşı Zaman Gazetesi aracılığı ile kin ve nefret saçtırmıştı.
Kendileri gibi düşünmeyenleri terörist, vesayet yanlısı, statükocu ilân etmişlerdi.
Kitaptan bomba yapmış, hukuku ayaklar altına almışlardı.
Sonra ne oldu?
Ne olacak, Fetullah Gülen elindeki gücü kaybetti ve kendisinin bu kadar kin ve garezine rağmen, düşman bellediklerinden böylesine namertçe bir yaklaşım görmedi.
Şimdi size sesleniyorum Sayın Cumhurbaşkanı:
Ben ne CHP'nin, ne MHP'nin, ne de herhangi başka bir siyasi partinin ne taraftarı, ne de sözcüsü değilim.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşı olmaktan onur duyan, Allah'ın yüce Kitab'ı Kur'an doğrultusunda "hak" bildiğim doğrular pusulası ile hareket eden, demokrat bir kişiliğe sahip, överken putlaştırmayan, muhalefet ederken de ölçüyü elden bırakmayan, saygıya son derece ehemmiyet veren bu kutsal toprakların çocuğuyum.
Lütfen, "ya olduğunuz gibi görünün, ya da göründüğünüz gibi olun."
Ne diyor Ziya Paşa:
"Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz."
Yazının Dibi; farklı düşüncelere saygı duyabilmek sanattır. Biz bu sanatı icra edenlere demokrat, bu sanat dalına da demokrasi diyoruz.
Selâm, sevgi ve muhabbet ile...
BURAK KILIÇASLAN
Bu yukarıda paylaştığım söz, ülkenin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a ait.
Bu sözü kimin için mi söylemiş? CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu için.
Hatta ağıza dahi alınmayacak birçok hakarette daha bulunmuş da Cumhurbaşkanı'nın söylemeye gönlü razı gelse de kusura bakmasın; lâkin şahsım adına o sözlerini köşeme taşımaktan ar ederim!
Neden mi Kılıçdaroğlu'na bu kadar yüklenmiş?
Kendisine "diktatör bozuntusu" dediği için.
Sayın Cumhurbaşkanı, diyorsunuz ki "milletin zaten yok saydığı bu zatı ben niye adam yerine koyayım ki?"
Diyorsunuz da ne yani bu ülkede halkın sadece iktidara taşıdıklarını mı adam yerine koymak gerekmektedir? Ölçümüz bu mudur?
Ölçümüz bu ise sizin deyiminiz ile Esed, bizim deyimimiz ile Esad'ı nereye koyacağız?
Türkiye'nin beğenelim veya beğenmeyelim ikinci büyük partisi olan CHP'nin Genel Başkanı için bu sözleri sarf etmek, demokrasi olgusunu ayaklar altına almak değil de nedir?
Bıkmadınız mı ötekileştirmekten?
Bıkmadınız mı kutuplaştırmaktan?
Bıkmadınız mı sizin gibi düşünmeyenlere karşı kin ve nefret saçmaktan?
Bıkmadınız mı sizden olmayanları hedef hâline getirmekten?
Bakınız, Cumhurbaşkanım bile diyemiyorum size! Çünkü bizi o kadar çok ötekileştirmişsiniz ve bizi o kadar çok yok saymışsınız ki bir ülkenin tamamının Cumhurbaşkanı olmaktan o kadar uzaklaşmışsınız.
Sahi siz değil miydiniz "milli irade milli irade" diye meydanlarda avazınız çıktığı kadar bağıran.
Sahi siz değil miydiniz bir şiir okuduğunuzdan dolayı mahpus damlarına düşen?
Şimdi ne oluyor da faşizmden medet umar hâle gelmiş bulunmaktasınız?
Şimdi ne oluyor da halkın yüzde yirmibeşinin temsiliyet hakkını elinde bulunduran bir zatı yok sayabiliyorsunuz?
Evet, bugün güçlüsünüz. Alkışlayanınız, şakşakçınız çok. Lâkin alkışçınızın ve destekçinizin bu kadar çok olması doğru yolda olduğunuzun bir işareti veya kanıtı değildir. Gerçekler acıdır; lâkin güç zehirlenmesi yaşıyorsunuz.
Zamanında Fetullah Gülen'de sizin partiniz hariç her partiyi dışlayarak yok saymıştı ve bu partilere karşı Zaman Gazetesi aracılığı ile kin ve nefret saçtırmıştı.
Kendileri gibi düşünmeyenleri terörist, vesayet yanlısı, statükocu ilân etmişlerdi.
Kitaptan bomba yapmış, hukuku ayaklar altına almışlardı.
Sonra ne oldu?
Ne olacak, Fetullah Gülen elindeki gücü kaybetti ve kendisinin bu kadar kin ve garezine rağmen, düşman bellediklerinden böylesine namertçe bir yaklaşım görmedi.
Şimdi size sesleniyorum Sayın Cumhurbaşkanı:
Ben ne CHP'nin, ne MHP'nin, ne de herhangi başka bir siyasi partinin ne taraftarı, ne de sözcüsü değilim.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti vatandaşı olmaktan onur duyan, Allah'ın yüce Kitab'ı Kur'an doğrultusunda "hak" bildiğim doğrular pusulası ile hareket eden, demokrat bir kişiliğe sahip, överken putlaştırmayan, muhalefet ederken de ölçüyü elden bırakmayan, saygıya son derece ehemmiyet veren bu kutsal toprakların çocuğuyum.
Lütfen, "ya olduğunuz gibi görünün, ya da göründüğünüz gibi olun."
Ne diyor Ziya Paşa:
"Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz."
Yazının Dibi; farklı düşüncelere saygı duyabilmek sanattır. Biz bu sanatı icra edenlere demokrat, bu sanat dalına da demokrasi diyoruz.
Selâm, sevgi ve muhabbet ile...
BURAK KILIÇASLAN
